Dijital Egemenlik

Dijital egemenlik, egemenliğin kayıtsız şartsız dijitalde olduğu bir egemenlik modelidir.

Her gün dijital ortamda sayılamayan sayılar kadar veri üretiliyor, işleniyor, depolanıyor. Bu verileri barındıran firmalar bir nevi egemenliklerini ilan etme noktasına geldiler. Bu açıdan devletler dijital egemenlik kavramını politikalarına koymaya başladılar. 

İnternet teknolojilerinin yaygınlaşmasıyla birlikte daha hızlı olabilmek markaları öne çıkarıyor. Önceden Amerika’da yerleşik olan bir teknoloji firmasının sadece Amerika’da sunduğu bir hizmeti şimdi aynı anda tüm dünyaya anında sunabiliyor. Hindistan’da çekilen bir filmi aynı anda herkes internet üzerinden izleyebildiği gibi.

Çin kendi ülkesinde batıya ait bulut hizmetlerini yasaklarken, Avrupa ABD’ye olan veri bağımlılığını sonlandırmak için kendilerine ait bir bulut hizmeti arayışı içerisine girmeye başladı. Bununla paralel olarak 5G teknoloji yatırımlarında gerek Avrupa’da gerekse ABD’de yerel firmaların tercih edilmeye başlandı.

Türkiye, bu noktada WhatsApp gibi yabancı sosyal medya kuruluşlarından Türkiye’de temsilci bulundurmasını isterken, ses ve video platformları için RTÜK’ten lisans almalarını istiyor. Ancak bu şekilde Türkiye’de hizmet verebiliyorlar. Aksi takdirde bir takım yaptırımlara tabii tutulacaklar. Bu şekilde, Türkiye Cumhuriyeti devleti, bu şekilde dev teknoloji firmaların ve dolaylı olarak devletlerin elde edecekleri dijital egemenliklerinin önüne geçmeye çalışıyor.